20. YÜZYILIN İKONİK YAPILARINDAN SİDNEY OPERA BİNASI
Bulunduğu şehrin hatta bazen ülkesinin sembolü olmuş yapıları karşınıza getirmeye devam ediyoruz. Bu yapıların kimi hikâyesiyle, kimi mimarisiyle, kimi de zamana direnişiyle sembolleşmiş. Sidney şehrinin sembolü olan Sidney Opera Binası da sıra dışı ve görkemli mimarisiyle bu unvanı hak eden yapılardan…
Sidney Opera Binası, köprüsüyle, kulesiyle, limanıyla, renkli sosyal yaşamıyla Avustralya’nın en önemli ve en eski yerleşim yerlerinden olan Sidney’de yer almaktadır. Şehrin gemicilik merkezi olan Circular Rıhtımı’nda inşa edilmiştir. Yapı, ülkenin ekonomik ve kültürel merkezi olan Sidney şehrine artı değer katan bir mekân olarak öne çıkmaktadır. 2003 Pritzker Mimarlık Ödülü’ne layık görülen Opera Binası, 28 Haziran 2007 tarihinde Dünya Mirası Listesi’ne dâhil edilmiştir.
Sidney Opera Binası, Danimarkalı mimar Jørn Oberg Utzon tarafından tasarlanmıştır. Utzon, binanın tasarımı için açılan uluslararası yarışmaya katılmış, tasarımı jüri üyelerinden Eero Saarinen tarafından “dâhiyane” olarak nitelendirilmiştir. 1959 yılında başlanan yapının inşası sırasında gerek teknik açıdan gerekse yetkililerin karşı tutum sergilemeleri nedeniyle zor süreçler yaşanmış, Utzon 1966 yılında istifa ederek ülkeden ayrılmıştır. İnşası 1973 yılında tamamlanan Opera Binası’nın Kraliçe II. Elizabeth tarafından yapılan açılışına, Utzon sağlık sorunları nedeniyle katılamamıştır.
İlginç tasarımıyla 20. yüzyılın en çok ses getiren yapılarından olan Sidney Opera Binası, 1.62 hektarlık alanı kaplamaktadır. İnşası sırasında mühendisleri oldukça zorlayan ve “kabuklar” adıyla anılan ilginç bir çatıya sahiptir. Bu çatı 1 milyondan fazla beyaz seramik fayanstan oluşmaktadır. Yapının 160 bin tonu aşan ağırlığını 550’den fazla beton ayak taşımaktadır. Bu ayakların yerin metrelerce derinine kadar inmesi de yapıya dair ilginç bilgilerden biridir.
Tekne yelkenlerine benzetilen çatısıyla ikonik bir görünüm sergileyen Sidney Opera Binası’nda her yıl birkaç bin gösteri sergilenmekte ve yılda yaklaşık 2 milyon ziyaretçi ağırlanmaktadır. Yapı sadece opera gösterilerine değil, beş ayrı salonuyla klasik müzik performanslarına, tiyatro sahnelerine ve film gösterimlerine de ev sahipliği yapmaktadır. Restoran ve dükkânların da yer aldığı yapının elektrik kapasitesini anlatabilmek için ise elektrik kablolarının uzunluğunun 645 km olduğunu söylemek yeterli olacaktır.
4,091 okunma